2. Amacı, Yahudiler'in tuttuğu yere saldırmak, onlara beklenmedik
bir darbe vurmaktı. Kaledekiler onlara yol gösteriyordu.
3. Yahuda bunu duyunca, Emmaus'ta kralın kuvvetlerine saldırmak
için savaşçılarıyla birlikte ilerledi.
4. Savaşan askerler kamptan uzaklaştıktan sonra saldırıya geçmek
istiyordu.
5. Bu durumda, Gorgiyas Yahuda'nın kampına varınca orada kimseyi
bulamadı. Yahudiler'i dağlarda aramaya başlayıp şöyle bağırdı: "Onlar
bizden kaçıyor."
6. Gün doğarken Yahuda'yla üç bin savaşçı ovadaydı, ancak savaşçıların
diledikleri kadar zırhları ve kılıçları yoktu.
7. Bulundukları yerden putperestlerin kampını, düşman saldırısını
karşılayıp savaşmak için yaptıkları hazırlıkları ve çevredeki atlı askerleri
görebiliyorlardı. Onların savaştan anladıkları belliydi.
8. Yahuda savaşçılarına şöyle dedi: "Onların kalabalık oluşu
sizi kaygılandırmasın, saldırırlarsa korkmayın!
9. Firavunun ordusuyla atalarımızı nasıl izlediğini ve
atalarımızın Kızıldeniz'de nasıl kurtulduğunu anımsayın.
10. Şimdi de Tanrı'ya bizi bağışlaması, atalarımızla yaptığı
antlaşmayı anımsaması ve bugün karşılaştığımız bu orduyu yok etmesi için
yalvaralım.
11. O zaman tüm uluslar İsrail'i kurtaran ve özgür kılan biri
olduğunu kuşkusuz bilecektir."
12. Yabancılar yukarıya bakıp onlara doğru ilerleyen Yahudiler'i
görünce, savaşmak üzere kamptan dışarı çıktı.
13. Yahuda'nın savaşçıları boru çaldı
14. ve onlarla savaşmaya başladı. Putperestler yenilip ovaya doğru
kaçmaya başladılar.
15. Arkada kalanlar kılıçtan geçirildi. Kaçanları İdumea, Azotus,
Yamniya ovalarına ve Gazar'a dek kovaladılar. Düşman yaklaşık üç bin kişi
kaybetti.
16. Yahuda kovalayışa son verdi ve savaşçılarıyla geri döndü.
17. Halka şöyle dedi: "Yağmayı unutun, çünkü karşımızda yeni
bir savaş var.
18. Gorgiyas ve kuvvetleri şimdiye dek dağlarda ve bizden çok
uzakta değil. İlk önce düşmanımıza karşı koyun, onlarla savaşın, sonra
düşmandan istediğiniz kadar mal alırsınız."
19. Yahuda sözlerini bitirirken dağ başında bir düşman askerî
devriyesi göründü.
20. Askerî devriye, kendi kuvvetlerinin yenildiğini ve kamplarının
ateşe verildiğini görünce, -çünkü duman iyice görülüyor ve olan bitenleri
onlara anlatıyordu-
21. paniğe kapıldı. Yahuda'nın kuvvetlerini ovada savaşa
hazır durumda görünce
22. hepsi Filist topraklarına kaçtı.
23. Ardından Yahuda kampı yağmaladı, büyük miktarda altın, gümüş
ele geçirdi. Mor ve erguvani renkte kumaşlar, çok sayıda değerli eşya alındı.
24. Geri dönerken Yahudiler Tanrı'ya ezgilerle övgüler sundular:
"Çünkü O yardımseverdir ve O'nun merhameti sonsuza dek sürer."
25. O gün İsrail olağanüstü kurtuluşa tanık oldu.
26. Yabancılardan kaçabilenler Lisias'a olan biteni anlattı.
27. Bu haberler Lisias'ı sarstı ve kaygılandırdı. Çünkü İsrail'de
işler umduğu gibi gitmemişti, elde edilen sonuçlar kralın buyruklarına hiç
uymuyordu.
28. Bir yıl sonra Lisias seçkin altmış bin yaya asker ve beş bin
atlı asker topladı. Amacı Yahudiler'i etkisiz duruma getirmekti.
29. İdumea'ya girdiler, Beytsur'u kendilerine üs yaptılar. Orada
Yahuda on bin kişiyle onları karşıladı.
30. Onların askerî gücünü görünce Yahuda şöyle dua etti:
"İsrail'in kutsanmış kurtarıcısı, sen ki kulun Davut'un eliyle Filist
şampiyonunun gücünü darmadağın ettin, onların kampını Saul'un oğlu ve silah
taşıyıcısı Yonatan'ın egemenliğine bıraktın.
31. Senin ulusun olan İsrail'in onların saldırısını yenilgiye
uğratmasını sağla. Kuvvetlerinden ve atlı askerlerinden utansınlar.
32. Onların yüreksiz olmasını sağla, kendilerine olan güvenleri
sarsılsın. Bozguna uğrayınca sersemlesinler.
33. Seni sevenlerin kılıcıyla yenilsinler. Böylece senin adını
şükranla ananlar ululuğunu övecektir."
34. Her iki tarafın savaşçıları vuruştu, göğüs göğüse
çarpışmalarda Lisias'ın kuvvetlerinden beş bin asker öldü.
35. Ordusunun yenildiğini, Yahuda'nın savaşçılarının yürekliliğini
ve askerlere yaraşır biçimde yaşamaya veya ölmeye hazır olduklarını görünce,
Lisias Antakya'ya çekildi. Yahudiye'yi daha büyük bir güçle ele geçirmek
amacıyla orada paralı askerler topladı.
36. Ardından Yahuda'yla erkek kardeşleri şöyle dediler:
"Artık düşmanlarımızı yendik, şimdi de gidip tapınağı arıtalım ve
adayalım."
37. Bu sözlerin ardından ordunun önüne geçip hep birlikte Siyon
Dağı'na çıktılar.
38. Orada tapınağın çöle dönüştüğünü, sunağa saygısızlık
edildiğini, kapıların yakıldığını gördüler. Avlularda sanki bir ormanda ya da
dağda yetişircesine otlar bitmiş, ambarlar tümüyle yakılmıştı.
39. Giysilerini yırtıp acı içinde yas tuttular, başlarına küller
döktüler.
40. Yüzükoyun yattılar, boru sesi işaret verince yüksek sesle
Tanrı'ya seslendiler.
41. Yahuda askerlerine, kendisi tapınağı arıtıncaya kadar kaledeki
garnizonla savaşmaları için buyruk verdi.
42. Sonra yasaya tümüyle uyan kâhinleri seçti.
43. Onlar tapınağı arıtacak, tiksinti uyandıran taşları
arıtılmamış yere taşıyacaklardı.
44. Kurbanların sunulduğu saygısızca kullanılmış olan sunağa ne
yapacakları konusunda tartıştılar.
45. Yerinde bir kararla sunağı yıkmayı uygun gördüler. Böylece putperestlerin
saygısızlık ettiği sunak onların utancına utanç katmayacaktı. Sunağı
yıktılar,
46. taşları tapınağın bulunduğu tepede uygun bir yere koydular.
Bu konuda bir peygamber gelince bu taşlarla ne yapılacağını kendilerine bildireceğine
karar verdiler.
47. Yasanın buyurduğu gibi, baltayla kesilmemiş taşlar alıp
eskisinin hizasında yeni bir sunak yaptılar.
48. Kutsal yeri ve tapınağın içini onardılar, avlularını arıttılar.
49. Yeni kutsal taslar yaptılar, kandilliği, buhur sunağını ve
masayı tapınağın içine koydular.
50. Sunakta buhur yaktılar, kandilliğin üzerindeki kandilleri
yaktılar. Böylece tapınağın içi aydınlandı.
51. Masanın üzerine ekmek somunlarını koydular, perdeleri asıp tüm
işleri bitirdiler.
52. Kislev'de, dokuzuncu ayın yirmi beşinde, yüz kırk sekiz
yılında gün doğarken kalktılar.
53. Kurban sunmak için yaptıkları yeni sunakta yasa uyarınca
kurban kestiler.
54. Kanuna benzer çalgıların, arpların ve büyük zillerin
eşliğinde sunak adandı. Bu iş, putperestlerin sunağa saygısızlık ettikleri
tarihte, yani yılın aynı zamanında ve aynı gününde yapıldı.
55. Halk yüzükoyun yatıp tapındı, başarılarını gerçekleştiren
Tanrı'yı pek çok övdü.
56. Sunağın adanmasını sekiz günde kutladılar, sevinçle kurban
kestiler, hep birlikte kurban sunup Tanrı'ya şükrettiler.
57. Tapınağın ön kısmını altından taçlarla ve kabartmalarla
süslediler, kapılarla ambarları onarıp yeni kapılar yaptılar.
58. Halkın sevinci sonsuzdu, çünkü putperestler yüzünden artık
kınanmayacaklardı.
59. Yahuda, erkek kardeşleri ve tüm İsrail halkı, her yıl uygun
mevsimde, Kislev ayının yirmi beşinden başlayarak, sekiz gün sürecek
şenliklerle ve sevinçle sunağın adanması günlerinin kutlanmasına yasal olarak
karar verdi.
60. Sonra Siyon Dağı'nın çevresine yüksek duvarlar, kuleler
yaptılar. Böylece geçmişte olduğu gibi putperestlerin gelip onların hakkını
yemelerini önlemiş oluyorlardı.
61. Yahuda oraya dağı koruyacak bir garnizon bıraktı. Ayrıca halka
İdumea'ya karşı bir kale vermek amacıyla Beytsur'u da güçlendirdi.